SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

EBVABU’L-AMELİ Fİ’S-SALAT

<< 612 >>

باب: ما يجوز من البصاق والنفخ في الصلاة.

12. Namazda İken Tükürme Ve Üflemenin Caiz Olması

 

-ويذكر عن عبد الله بن عمرو: نفخ النبي صلى الله عليه وسلم في سجوده في كسوف.

Abdullah İbn Amr'dan rivayet edildiğine göre Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem güneş tutulması namazı kılarken secde esnasında üflemiştir.

 

حدثنا سليمان بن حرب: حدثنا حماد، عن أيوب، عن نافع، عن ابن عمر رضي الله عنهما: أن النبي صلى الله عليه وسلم رأى نخامة في قبلة المسجد، فتغيظ على أهل المسجد، وقال: (إن الله قبل أحدكم، فإن كان في صلاته، فلا يبزقن، أو قال: لا يتنخمن). ثم نزل فحتها بيده.وقال ابن عمر رضي الله عنهما: إذا بزق أحدكم فليبزق على يساره.

 

[-1213-] İbn Ömer r.a. şöyle demiştir: Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem mescid'in kıble yönünde sümük gördü. Bunun üzerine mesciddekilere kızarak şöyle buyurdu: "Allah namaz kılan birinin ön tarafında (kıble yönünde)dır. Dolayısıyla (namaz kılan kişi) önüne tükürmesin (yahut sümkürmesin)."

 

Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem daha sonra inerek bunu eli ile kazıdı. İbn Ömer şöyle demiştir: "Sizden birisi tüküreceği zaman soluna tükürsün."

 

 

حدثنا محمد: حدثنا غندر: حدثنا شعبة قال: سمعت قتادة، عن أنس رضي الله عنه،  عن النبي صلى الله عليه وسلم قال: (إذا كان في الصلاة فإنه يناجي ربه، فلا يبزقن بين يديه، ولا عن يمينه، ولكن عن شماله، تحت قدمه اليسرى).

 

[-1214-] Enes (r.a.) Nebi (Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den şunu rivayet etmiştir; "Kişi namazda iken Rabbi ile münacat etmektedir, dolayısıyla (namaz kılan kişi) önüne ve sağına tükürmesin. Sol yanına sol ayağının altına tükürsün."

 

 

AÇIKLAMA:     Namazda tükürme ile üflemenin aynı başlık altında bir araya getirilme ge­rekçesi şudur: Tükürme ve üflemenin her ikisinde de, bir söz teşkili için en azın­dan gerekli olan iki harf çıkabilir. Buharî bunların bir kısmının caiz olduğuna, bir kısmının ise caiz olmadığına işaret etmiştir. Buharî'nin, tükürme ve üfleme sonu­cu kişinin ağzından çıkan harflerin tam bir sözcük oluşturması durumu ile böyle olmama durumunu birbirinden ayırmış olması muhtemeldir. Yahut da böyle bir şeyin ağızdan çıkmasının kesin olduğu durumlarda bunu yapmak zarar verir, değilse zarar vermez.

 

Bu hadis, bir kimsenin yaptığı bir fiilden dolayı bir topluluğu azarlamanın caiz olduğunu göstermektedir. Bunun gerekçesi de bu fiilin tekrarlanmamasıdır.

 

İbn Battal şöyle demiştir: Malik'ten namazda iken üflemenin mekruh olduğu, ancak konuşmanın namazı bozmasının aksine bunun namazı bozmadığı rivayet edilmiştir. Bu aynı zamanda Ebu Yusuf, Eşheb, Ahmed İbn Hanbel ve Ishak'ın da görüşüdür.

 

Müdevuene'de "Üfleme de konuşma gibi namazı bozar" demiştir.

 

Ebu Hanife ve İmam Muhammed şöyle derler: "Şayet üfleme işitilecek ka­dar ise söz hükmündedir, değilse söz hükmünde değildir."

 

İlk görüş en evla olandır. Üfleme sırasında ağızdan çıkan "ü" ve "f harfleri, tükürme sırasında ağızdan çıkan "t" ve "f" harflerinden daha öte bir şey değildir. Alimler namazda iken tükürmenin caiz olduğunda ittifak ettiklerine göre bu üf­lemenin de caiz olduğunu gösterir. Çünkü aralarında fark yoktur. Buharî işte bu sebeple üfleme ile tükürmeyi aynı başlık altında zikretmiştir.

 

İbn Battal bu konuda Şafiîler'in görüşlerinden bahsetmemiştir. Onlara göre sahih olan görüş şudur: Üfleme, sümkürme, ağlama, inleme, ah çekme, nefes alma, gülme, öksürme gibi durumlarda insanın ağzından iki harf çıkarsa namaz bozulur, aksi takdirde namaz bozulmaz.

 

İbn Dakîku'l- 'id şöyle demiştir: Üflemenin konuşmaya benzediği gerekçesi ile bunun namazı bozduğunu söylemek, zayıf bir gerekçedir. Bu reddedilir, çün­kü sahih sünnette Nebi'in Sallallahu Aleyhi ve Sellem  güneş tutulması nama­zında üflediği sabittir.

 

Hatırlatma: İbnü'l-Münzir gülmenin namazı bozduğu konusunda icma bu­lunduğunu belirtmiş, bunu bir harf veya iki harf ile sımırlamamıştır. Gülme ile ağlama arasındaki fark şudur; Gülme; ağlama vb fiillerin aksine namazın say­gınlığını zedeler. Bu sebeple Hanefîler ve diğerleri namazda Allah korkusundan dolayı ağlamanın namazı bozmadığını söylemişlerdir.

 

 

باب: من صفق جاهلا من الرجال في صلاته لم تفسد صلاته.

13. Erkeklerden Bilmeksizin Namazda İken Elini Çırpan Kişinin Namazı Bozulmaz

 

-فيه سهل بن سعد رضي الله عنه، عن النبي صلى الله عليه وسلم.

Bu konuda Sehl İbn Sa'd'in Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem'den rivayet ettiği bir hadis bulunmaktadır.

 

***********************************************************

باب: إذا قيل للمصلي تقدم، أو انتظر، فانتظر، فلا بأس.

14. Namaz Kılan Kişiye  İlerle Veya Bekle" Denilir De O Da Beklerse Bunda Bir Sakınca Yoktur

 

حدثنا محمد بن كثير: أخبرنا سفيان، عن أبي حازم، عن سهل بن سعد رضي الله عنه قال:

 كان الناس يصلون مع النبي صلى الله عليه وسلم، وهم عاقدو أزرهم، من الصغر على رقابهم، فقيل للنساء: (لا ترفعكن رؤوسكن، حتى يستوي الرجال جلوسا).

 

[-1215-] Sehl İbn Sa'd r.a. şöyle demiştir: İnsanlar, izarlarının küçük olması sebebiyle bunları boyunlarına bağlayarak Nebi Sallallahu Aleyhi ve Sellem ile namaz kılarken kadınlara da

 "erkekler oturuncaya kadar siz (secdeden) başlarınızı kaldırmayın" denildi.

 

 

AÇIKLAMA:     Bu hadiste bulunan fıkhı hükümlerden bazıları şunlardır:

 

1- Cemaatin fiilinin imamın fiilinden sonra gerçekleşmesi caizdir.

2- Cemaat halinde namaz kılınırken cemaatten bazıları namaz fiillerini diğer­lerinden önce yapabilirler.

3- Namazda başkasının hakkı İçin ve namaz maksadı dışındaki bir sebeple beklemek caizdir.

4- İmamm rükuda iken cemaate sonradan gelen kişinin rükua ve teşehhüdde iken gelenin cemaate yetişmesi için beklemesi caizdir.

 

5- İbnü'l-Müneyyir yukarıda geçen sözün kadınlara namaz esnasında söy­lendiğini belirterek bundan şu sonucu çıkarmıştır: Namazdaki kişinin kendisine hafif bir şekilde bir şey söyleyen kişinin sözünü dinlemesi caizdir.